TR

Başlarken: Yazmak Üzerine…

Yazmak Üzerine...

İlk yazıma yazmak üzerine bir şeyler söyleyerek başlamak istedim. Öncelikle bu sitede farklı alanlarda lisans,  yüksek lisans ve doktora eğitimi almakta olan genç araştırmacılar kendi alanları ile ilgili konularda yazılarını kaleme alacak. Bu site okuyan, araştıran, toplumsal olaylara karşı duyarlılık sahibi, yazmayı seven kişilerin yazdıklarını başkaları ile paylaşma ihtiyacı duymaları sonucunda düşünülmüş ve bu ihtiyacı duyanların katılımları ile büyüme amacıyla açılmıştır. Ben de siyaset bilimi, kamu yönetimi, tarih gibi farklı alanlarda yazılarımı sizlerle paylaşacağım. Aynı zamanda sınav, mülakat vb. meslek ve eğitim hayatının farklı aşamalarındaki deneyimlerimi aktararak okuyucularıma katkı sunmayı planlıyorum.

Yazmak için önce okumak, okumak için de bir şeyleri dert edinmek gerekir. Toplumda meydana gelen olaylardan kaygılanan, olumsuz durumlardan rahatsız olan insanlar yazdıkları ile çözüm arayışına girerler. Şayet her şeyin yolunda gittiğini düşünüyorsanız yazacak da bir şey bulmanız zor olacaktır. Bugün elimizde bulunan önemli  yazılar hep toplum ve ülke olarak zor durumda bulunduğumuz dönemlerde kaleme alınmıştır. Heyecanla sarıldığımız şiirler, öyküler, romanlar dönemini yansıtırcasına bir şeyler anlatmak derdindedir. Yazmak bu nedenle bir dert edinmektir. Yazma etkinliği sorulan sorular üzerine oluşan bilgilerin aktarılma sürecidir. Nasıl bir soruya doyurucu ve doğru bir cevap vermek önemliyse, iyi bir soru sormak da bir o kadar mühimdir. Sorulan soru, kişinin nelere karşı duyarlı olduğunu  gösterir.

Bir yazı,  duyarlılıkla başlayıp, bilgi birikimi ile ilerleyen bir sürecin sonucunda vücut bulur. Bu birikim çok okumak ve okuduğunu anlamlandırabilmek ile mümkündür. Yazılarınız sorularınıza cevap aramak amacına sahipse o zaman anlam kazanır. Bu noktada yüksek lisans derslerimden biri olan Siyaset ve Yönetim Araştırmalarında Yöntem dersinde hocamızın söylediği bir sözü sizlerle paylaşmak istiyorum. “ Araştırmacının kendisi de dâhil, hiçbir şeyi değiştirmeyen araştırma araştırma değildir.”  İşte nasıl bir araştırma bu amaçla yapılmalıysa bir yazı da bu amaçla kaleme alınmalıdır. Aksi takdirde yazı yazmak için yazılmış bir metin olacaktır. Ülkemizde binlerce kitap, makale, köşe yazısı, akademik tez bulunmaktadır. Fakat bunlar arasında okumaya değer, özgün, üzerinde derin düşünme ve sorgulama yapılabilecek eser sayısı oldukça azdır. Yani bir sorusu ve derdi olmayan yazılardır bunlar.

Toplum olarak okuma alışkanlığımız olmadığı gibi yazma becerimizin de çok geliştiğini söylemek mümkün değil. Bu nedenle  “Neden yazamıyoruz?”  ve “Nasıl yazacağız ?” soruları üzerine düşünmek gerekmektedir. Yazılarımla hem kendi açımdan yazma pratiğimi geliştirmek hem de sizlerin geri dönüşleri ile bilgi eksiklerimi gidermeyi hedefliyorum.

Saygı ve sevgilerimle.

 Kaan AKMAN

17.07.2017/SAMSUN

 

] }

AKADEMİK KAYNAK
 

 TR