Ülkelerin gelişmişlik düzeyleri incelenirken yalnızca kişi başına düşen gayri safi yurt içi hasıla ve milli gelir veri olarak baz alınmaktadır. İnsani gelişmişlik seviyesinin değerlendirilmesinde ise gelirle birlikte sosyo-politik hususlar, sağlık ve eğitim gibi temel etmenler de dâhil edilerek değerlendirme yapılmaktadır. İnsani gelişim ekonomik refahtan öte insan hayatındaki zenginliğe ve fırsat özgürlüğüne odaklanmaktadır. Ülkelerin insani gelişmişlik endeksi ise 1993 yıllından itibaren “Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Programı” tarafından yayınlanmaktadır. Demokratik ölçümler her yıl evrensel demokratik değerler çerçevesinde The Economist ve Freedom House tarafından yapılmaktadır. Freedom House 1970’li yıllardan itibaren demokrasi değerlendirmesini “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” çerçevesinde yapmaktadır. The Economist ise 2006 yılından itibaren demokrasi endekslerini hükümetlerin işleyişini, sivil ve siyasal özgürlükleri, seçim süreçlerini, siyasal kültürü ve siyasal katılımı inceleyerek hazırlamaktadır. Demokratik standartlar açısından ülkeler tam demokrasiler, kusurlu demokrasiler, hibrit rejimler ve demokratik olmayan rejimler olarak sınıflandırılmaktadır. Hibrit rejimlerde demokratik rejimlerin belli özelliklerine rastlanmakla birlikte ifade özgürlüğü, serbest seçimler, kişi ve hak ve hürriyetleri gibi konularda demokratik olmayan rejimlerdeki özelliklere de rastlanmaktadır. Bu açıdan bir tür karma rejim olarak ele alınabilmektedir. Bu çalışmada, hibrit rejimlerin insani gelişmişlik seviyesiyle olan ilişkisi irdelenecektir. Çalışmanın hipotezi; insani gelişmişlik seviyesi ile hibrit rejimler arasında bir ilişkinin bulunduğudur. Çalışmanın yöntemi ise betimsel ve tarihsel araştırma yöntemleri ve belgeye dayalı veri analizidir. Bu doğrultuda Freedom House, The Economist Dergisi ve İnsani Gelişmişlik Endeksi verileri incelenerek sonuca ulaşılmaya çalışılacaktır.
